Önemli ölçüde değişen siber güvenlik ortamı, BT yöneticilerini uyum sağlama baskısı altında bırakıyor. WatchGuard tarafından 2024’ün 2. çeyreğinde tespit edilen kötü amaçlı yazılımlardaki %168’lik artış, tehdit aktörlerinin davranış kalıplarını takip etmesi ve dalgalar halinde yayılan saldırı tekniklerini benimsemesiyle bu değişimin ciddiyetinin altını çiziyor. MSP’lerin şirketler için son savunma durağı olduğunu vurgulayan WatchGuard Türkiye ve Yunanistan Ülke Müdürü Yusuf Evmez, yapay zekanın siber güvenlik saldırılarına karşı sunduğu çözümleri paylaşıyor.
NIS2, PCI DSS, GDPR, HIPAA ve CMMC gibi düzenlemeler, hassas verilerin korunması ve kuruluşlara duyulan güvenin sürdürülmesi açısından günümüz tehdit ortamında hayati bir öneme sahip olmaya devam ediyor. Uyumsuzluklar, şirketleri yalnızca güvenlik risklerine açık hale getirmekle kalmıyor, aynı zamanda ağır mali cezalar ve itibar kaybı gibi ciddi sonuçlara yol açabiliyor. Bunun yanı sıra, siber güvenlik düzenlemelerine uyumlu olmak daha hızlı ve etkili denetimleri de mümkün kılıyor. WatchGuard Türkiye ve Yunanistan Ülke Müdürü Yusuf Evmez, siber güvenlik düzenlemelerine adapte olabilmek için alınması gereken önlemleri paylaşıyor.
Uygulama Yaşam Döngüsü Yönetimi (ALM), bir yazılımın ilk fikrinden kullanımdan kaldırılmasına kadar tüm aşamalarını kapsayan disiplinler arası bir yaklaşımdır. ALM’nin amacı, insanları, süreçleri ve araçları entegre ederek karmaşıklığı ve riskleri azaltmak, genel kaliteyi ve verimliliği artırmaktır.
Robotik Süreç Otomasyonu (RPA), yazılım robotlarının iş süreçlerini insan müdahalesi olmadan otomatik olarak gerçekleştirdiği bir teknoloji çözümüdür. Bu robotlar, genellikle insanların manuel olarak yapması gereken tekrarlayan ve kurallara dayalı görevleri gerçekleştirme yeteneğine sahiptir.