Endüstriyel CC-Link ağ kapılarını dünyaya açmak hedefiyle ilerleyen CLPA (CC-Link Partner Association), Türkiye Bilişim Derneği (TBD) İstanbul şubesi tarafından 29 Kasım tarihinde Bahçeşehir Üniversitesi Güney Kampüsü’nde “Sürdürülebilir Teknolojiler Çağı, Kendi Kaynağını Üretebilen Toplum’’ temasıyla düzenlenen 16. İstanbul Bilişim Kongresi’ne katıldı. “Dijital veri bağımlısı bir dünya nasıl yönetilecek? Veri bilimi ve yapay zekâ ile mümkün mü?” konulu panelde panelistler arasında yer alan CLPA Türkiye Müdürü Tolga Bizel, akıllı fabrikalardaki büyük verinin toplanması, paylaşılması ve işlenmesi için güvenli ve hızlı bir alt yapıya ihtiyaç olduğunu vurguladı.
Yoğun iş gücü ve karmaşık süreçlere karşın seri üretimin öne çıktığı otomotiv sektöründe sistemin eksiksiz ve hatasız bir şekilde sürdürülmesi, endüstriyel teknolojiler ve otomasyon sistemleriyle mümkün oluyor. Mitsubishi Electric fabrika otomasyonu teknolojileri; revizyon, test süreçleri ve proje çalışmaları gibi birçok aşamada otomotiv üreticilerine katma değer sağlıyor. Şirket, Sanayi 4.0’a yanıt olarak geliştirdiği e-F@ctory konsepti ile diğer sanayi kollarında olduğu gibi otomotiv fabrikalarını da uçtan uca dijitalleştirebiliyor ve üretimden nihai montaja kadar her aşamada tam uyum ve entegrasyon sunuyor.
Siber fizik sistemlerini kullanarak üretim süreçlerinin rehabilite edilmesi ve üretimin dijitalleşmesi olarak tanımlanan Sanayi 4.0, otomasyonda kendine özgü yeni kurallar yarattı. Önceki dönemde arz-talep dengesinde yaşanan monolog süreç içinde bir ürün veya hizmet üretilip bunun tüketici tarafından alınması bekleniyordu. Bugün ise bireylerin kendi beklentilerine uygun ürün ve hizmet seçme eğilimleri nedeniyle beklentiler farklılık gösteriyor.
Endüstriyel kabuk değişimi, dijitalleşmenin etkisiyle giderek artarken sanal ve fiziksel dünya arasında köprü görevi gören uygulamalar hayati bir konuma ulaşıyor. Bugün dünya üzerinde çok sayıda fabrika, üretimde maliyetleri düşürüp verimi artırmak ve müşterilerine daha fazla özelleştirilebilir hizmetler sunmak adına dijital uygulamalara yöneliyor. Özellikle dijital ikiz teknolojileri, fabrikaların üretim süreci ve performansını kaydedip sanal ortama aktararak mevcut üretim merkezlerini geleceğin dinamiklerine uygun hale getiriyor. Pek çok farklı sektördeki işletmenin üretim hatlarının dijitalleşmesini ve bu sayede akıllı üretime geçmelerini sağlayan Mitsubishi Electric ise gerçek zamanlı veriyle çalışan bilgisayar modellemeleri ile Türk sanayisini geleceğe hazırlıyor.
Arçelik, Nokia ve Türk Telekom; Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın himayesinde, Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi, KOSGEB ve TÜBİTAK TÜSSİDE’nin desteği ile Türkiye’de 5G altyapısıyla hayat bulan imalat sanayi teknoloji çözümleri oluşturmak için 5G@EndTech programını hazırladı. Türkiye’deki 5G girişimlerinin imalat sanayine yönelik ürün ve çözümler geliştirmesini, bu ürünlerin ticarileşme ve küreselleşme süreçlerinin desteklenmesini amaçlayan 5G@EndTech programına “https://open-ecosystem.org/5G@EndTech” internet sitesi üzerinden başvuru yapılabiliyor.
Üretimin geleceğini köklü biçimde şekillendiren dijital dönüşüm, fabrikaların mevcut konjonktür içinde yeniden yapılanmasını zorunlu kılıyor. Üretimin ve üretim yönetiminin dijital alt yapılar aracılığıyla yürütüldüğü, anlık kararların üretim mekanizmasına doğrudan etki ettiği yeni endüstri çağında, esneklik ve uzaktan kontrol gibi parametreler hem verimlilik hem de rekabet üstünlüğü için kritik bir rol üstleniyor.
Günümüzde küresel pazar için otomasyon ürünleri geliştiren şirketlerin tercih edilmesinde diğer sağlayıcıların cihazlarıyla uyumluluk belirleyici rol oluyor. Bu kriteri sağlayabilmek ise ancak farklı otomasyon sağlayıcılarıyla kurulan ortaklıklar sayesinde elde ediliyor.