Bosch Yönetim Kurulu Sanayi Teknolojilerinden Sorumlu Üyesi Rolf Najork, 5G teknolojileri ile geleceğin fabrikalarında yaşanacak değişimleri anlattı.

Geleceğin fabrikası, güçlü kablosuz teknolojilere donatılacak

Sadece duvarlar sabit kalacak

Rolf Najork, “Geleceğin fabrikası vizyonumuzda sabit olan şeyler sadece zeminler, duvarlar ve tavanlar. Diğer her şey hareketli ve isteğe göre yapılandırılabilir” dedi. Örnekler arasında mobil robotlar, otonom ulaşım araçları ve veri gözlükleri gibi yeni asistan sistemleri yer alıyor.

5G’nin avantajı sadece etkin bir şekilde bağlanan mobil cihazlar ve kablosuz sensörler sağlamakla kalmıyor. Aynı zamanda, tamamen yeni sistem konseptleri için dayanak da sunuyor. Örneğin 5G, bir mobil robotun yerel üretim bulutunda saklanan veriler kullanılarak gerçek zamanlı olarak kullanılmasını sağlıyor. Böylece maliyetler düşüyor, esneklik artıyor ve bakım kolaylaşıyor. Makinelerin operasyonunu da optimize ediyor.

Butona basma devri kapanabilir
Bosch’ta araştırmacı olarak görev yapan ve uluslararası 5G Ağa Bağlı Endüstriler ve Otomasyon Birliği’nin (5G-ACIA) Başkanı olan Andreas Müller, “Bugün bir fabrikaya girseniz, neredeyse her makinenin acil durdurma şalterine sahip bir işletim konsoluna sahip olduğunu görürsünüz. Makineyi durdurmak için birisinin o butona basması gerekir. 5G’de ise operatörün makinenin yakınlarında olması gerekmiyor. Acil durdurma ve diğer işlevler, bir mobil cihaz kullanılarak yapılabiliyor. Bu, operatörün işini kolaylaştırıyor ve aynı zamanda maliyet tasarrufu yapmaya yardımcı oluyor” şeklinde konuştu.

5G, üretimde güvenliği artırıyor
Yerel 5G ağları, üçüncü şahıs sağlayıcılara olan bağımlılığı neredeyse tamamen ortadan kaldırıyor. Kendi kablosuz ağlarını kurarak işleten üreticiler, endüstriyel iletişim uygulamalarının genellikle son derece zorlu gereksinimlerini karşılamak için bunları yapılandırabiliyor. Bu çözüm, ilgili güvenlik konularında da üreticilere tam kontrol sağlıyor. Örneğin, bir genel ağ aşırı yüklenirse yerel 5G ağlar, sistemin kontrolünü kaybetmeden fabrika operasyonlarının devam etmesine izin veriyor. Müller, “Kampüs ağları, hangi mimari ve güvenlik özelliklerinin ihtiyaçlarımıza en uygun olduğuna ve bunları uygulamak için hangi ekipmanları kullanacağımıza kendimizin karar vermesine izin veriyor. Spesifik parçalara ve verilere kimin erişimi olduğunu da biliyoruz” dedi. Bu, şirket risklerini azaltıyor ve veri bağımsızlığını koruyor. Özel arayüzler, internete ve diğer genel ağlara bağlantılar için kullanılıyor ve sürekli olarak takip ediliyor.

Almanya’da şirketler kendi 5G ağları için başvuru yapabiliyor
Yeni 5G standardının kullanıma girmesi, ilk kez Almanya’daki şirketlere kendi hücresel yerel alan ağlarını kurma ve işletme fırsatı sunuyor. Almanya’daki düzenleyici kurumlar, 3.700 ila 3.800 MHz arasındaki frekans bandını bu amaca ayırdı. Frekanslar, Endüstri 4.0 veya tarım ve orman uygulamalarına öncelik verilerek talebe göre tahsis edilecek. Ruhsatlar, on yıllık ilk dönem için verilecek. Her bir ruhsatın fiyatı 1.000 Euro’luk giriş ücreti, tahsis edilen bant genişliği (en az 10’dan en çok 100 megahertze kadar), tahsis edilen yıl sayısı ve tahsisin uygulandığı kilometrekare olarak yüzey alanının (yapılaşmış alanlar ve ulaşım güzergahları ve diğer alanlar arasında bir ayrım yapılarak) toplamından oluşacak.

Bosch, başvurusunu yaptı
Bosch da, ilk olarak, Stuttgart-Feuerbach’ta yer alan Endüstri 4.0 açısından önde gelen üretim tesisi ve Renningen’deki araştırma kampüsü için 5G faaliyet ruhsatı başvurusunda bulundu. .

Bosch, düzenleyici kurumlardan ruhsatların alınmasının ardından, Endüstri 4.0’ın potansiyelinden daha iyi fayda sağlamak üzere 2020 yılı içerisinde seçilen iş ortaklarıyla iş birliği içinde yerel 5G ağlarını kurmayı planlıyor. Önümüzdeki birkaç ay boyunca, şirketin üretim operasyonlarının başlamasına bir hazırlık olarak Bosch tesislerinde ve Renningen’deki araştırma kampüsünde 5G denemeleri yürütülecek.

Write A Comment