Üretimde dijitalleşmenin hızını artıran ve üreticilere bir dizi avantaj sağlayan Zaman Duyarlı Ağ (TSN-Time Sensitive Network) teknolojisi, yüksek bant genişliğine sahip açık ağ sistemiyle birleştiğinde sanayicilere global arenada rekabet etmenin yolunu açıyor. CLPA’nın (CC-Link Partner Association) en yeni teknolojisi CC-Link IE TSN ise Zaman Duyarlı Ağ teknolojisinden yararlanan dünyanın ilk endüstriyel açık ağı olarak öne çıkıyor. Gelecekte üretimde öne çıkmak için veriyi yönetebilme gücüne sahip olmak gerektiğini vurgulayan CLPA Türkiye Müdürü Tolga Bizel, TNS uyumlu cihazların sayısının giderek arttığını söyledi.
Gerçek zamanlı kilit operasyonları ve veri yoğun uygulamaları tek bir kablo üzerinden birbirini engellemeden yapabilmeyi sağlayan Zaman Duyarlı Ağ (TSN) teknolojisi, 21. yüzyılın sanayisinde öne çıkmanın anahtarı konumunda. Artan açık yapı özellikleri ile daha da yüksek performans ve işlevsellik sağlayan bu teknolojinin Sanayi 4.0 ekosisteminde belirleyici olacağının altını çizen CLPA (CC-Link Partner Association) Türkiye Müdürü Tolga Bizel, yeni endüstri çağının oyun kurucuları arasında yer almak isteyen firmalarla bu sektörün daha da büyüyeceğini vurguladı.
TNS uyumlu cihazların sayısı giderek artıyor
Zaman Duyarlı Ağ teknolojisi pazarı büyüdükçe firmaların ihtiyaçlarına uygun çözümleri bulmasının kolaylaştığını ifade eden Tolga Bizel; “TSN işlevlerine sahip dünyanın ilk açık gigabit endüstriyel Ethernet’i olan CC-Link IE TSN’ye öncülük ettiğimizden beri pazardaki büyümeyi çok net görüyoruz. Bu teknolojiyle uyumlu endüstriyel otomasyon cihazları oluşturmak için mevcut geliştirme seçenekleri ekosistemi aktif olarak büyüyor. Sonuç olarak, şu anda sekiz şirket satıcıların yararlanabileceği 10 farklı çözüm sunuyor. Bunlar, ana istasyonlar ve cihaz istasyonları için hem donanım hem de yazılım teknolojilerini içeriyor. Donanım çözümlerine bakıldığında, yüksek performanslı ve ekonomik paketler görmek mümkün. Örneğin çoğu firma, işletmesinin ihtiyaçlarına uygun olarak Uygulamaya Özel Entegre Devrelerden (ASIC’ler) yararlanabiliyor. Daha büyük ölçekli firmalar ise Özel İletişim Büyük Ölçekli Entegrasyon (LSI) olarak da adlandırılan geliştirme seçeneklerini tercih edebiliyor. Bu seçeneklerin en büyük özelliği ise entegrasyonun kolay olması ve esnek çözümler sunması. Pazardaki seçenekler arttıkça firmalar da kendilerine uygun çözümleri çok daha rahat bulabiliyor. Bu da firmaların Sanayi 4.0’a hazır olma reflekslerini güçlendirerek üretim verimliliğini ve büyüme potansiyelini artırıyor” dedi.
Çeşitliliğin daha da artması için iş birliklerini sürdürüyor
Rekabette ve gelecekte öne çıkmak için veriyi yönetebilme gücüne sahip olmak gerektiğini söyleyen Tolga Bizel; “CC-Link IE TSN, endüstriyel iletişim alanında ağ teknolojisi olarak ortaya çıktığında talebin bu denli yoğun olacağını tahmin etmiştik. Şu an CLPA olarak mevcut seçeneklerin sayısını ve çeşitliliğini artırmak için sektördeki lider şirketlerle sürekli olarak çalışıyoruz. Bu büyümenin arkasındaki temel itici güç ise akıllı tesisler oluşturmak isteyen son kullanıcılardan ve makine üreticilerinden gelen talep ve portföylerine uyumlu ürünler dahil etmek isteyen otomasyon satıcılarından başkası değil. Aslında TSN, gerekli şeffaflığı sağlamak için anahtar olan alt yapıyı sağladığı için Sanayi 4.0 için bir etkinleştirici görevi görüyor. Dolayısıyla bu ağ teknolojisinin endüstriyel otomasyon cihazlarına entegrasyonu; satıcıların, makine üreticilerinin ve son kullanıcıların rekabet gücünü artırmak için giderek daha önemli hale geliyor. Çünkü büyük hacimli farklı veri türlerini etkili bir şekilde paylaşma yeteneği, geleceğe yönelik yatırım yapmak isteyenlerin en güçlü kozu” şeklinde konuştu.