Teknoloji insanların hayatlarının her yönünde etkili. Teknolojinin gündelik yaşamın akışında kolaylık sağladığı konuşulurken, eğitim hayatına etkisi de gündemden düşmüyor. GoStudent’ın Z ve Alfa kuşağı üzerinde yaptığı son araştırmaya göre de teknolojinin, gelecekte eğitim ve öğrenme üzerindeki etkisini ciddi bir şekilde ortaya koyuyor.
Dünyanın önde gelen eğitim platformlarından biri olan GoStudent, genç nesillerin geleceğe daha iyi hazırlanması, gençlerin ve ebeveynlerin eğitimden ne beklediğini ve eğitim sürecinin nasıl geliştirilebileceğini anlamak amacıyla Avrupa’da “GoStudent Eğitimin Geleceği Raporu” araştırmasını hayata geçirdi. Araştırma, Z ve Alfa kuşaklarının, hem bilgi hem de pratik beceriler kazanabilmek için bütünsel bir öğrenme deneyimi talep ettiğini ortaya koyuyor. Gençlerin %91’i sevdikleri bir işe sahip olmanın onlar için öncelikli olduğunu belirtiyor. Her dört gençten üçü, (%75) eğitimlerinde teknolojinin daha fazla kullanıldığını görmek istiyor. Gençlerin %73’ü ise teknolojinin öğrenmeyi kolaylaştırabileceğine ve %69’u da yaratıcılıklarını besleyebileceğine inanıyor.
Gençlerin %59’u önümüzdeki 5 yıl içinde yapay zeka ile daha fazla şey öğrenmek istiyor
Yapay zeka, özellikle son dönemde insan yazısını taklit etme becerisiyle heyecan ve tartışma yaratan ChatGPT’nin çıkmasıyla birlikte gündemde yerini aldı. Gençler de okulda teknolojiyle ilgili daha fazla konu öğrenmek için güçlü bir istek duyuyor ve her iki kişiden biri video oyun programlama (%51) veya yapay zeka (%50) hakkında bilgi edinmek istiyor. Yapay zekanın, devasa iş alanlarını değiştirme potansiyeliyle hayatımızda giderek artan bir varlık haline gelmesi bekleniyor.
Sınıflarda teknolojinin kullanımı sorulduğunda ise gençlerin %75’i, okullarının kendilerini gelecekteki işlerine hazırlamak için müfredata daha fazla teknoloji dahil etmesini ve %76’sı teknolojiyi kullanmak üzere eğitilmiş olmayı istiyor. Gençlerin sadece yarısı (%52) öğretmenlerinin teknoloji konusunda iyi olduğuna ve onu kullanmaya teşvik ettiğine inanıyor. Her üç öğrenciden ikisi ise de teknolojiyi kullanmak için iyi eğitildiklerini düşünüyor.
Metaverse, önümüzdeki yıllarda daha etkili bir şekilde öğrenmek için kilit bir rol oynayacak
Metaverse, öğrenmeyi etkileşimli hale getirme, çocukları tarihsel dönemleri sanal olarak ziyaret etme, yabancı meyve pazarlarındaki satıcılarla sohbet etme ve birinci sınıf laboratuvarlarda deneyler yapma gibi öğrenme fırsatları açısından oldukça zengin görünüyor. Avrupa’daki çocukların %80’i Metaverse’ü eğitim amaçlı kullanmayı faydalı olarak görürken, bu oranın ebeveynlerde de hiç de azımsanmayacak oranlarda olması dikkat çekiyor. Avrupa’daki ebeveynlerin %68’i Metaverse’ü eğitim amaçlı kullanmanın yararlı olduğunu düşünüyor.
Gençlerin %64’ü Metaverse’ün eğitimi daha eğlenceli hale getireceğini düşünürken, %63’ü, Metaverse’ün gerçek hayatta gelecekteki işlerini seçmeden önce sanal bir dünyada işleri test etmelerine izin vereceğini düşünüyor. Ayrıca gençlerin %60’ı, Metaverse’ün okuldaki öğretmenleri dışında ilham veren insanlardan öğrenmelerine olanak sağlayacağını ve %43’ü Metaverse’ün fiziksel sınıfın yerini alacağını düşünüyor.
Araştırma ile ilgili görüşlerini belirten GoStudent Kurucu Ortağı ve CEO’su Felix Oshwald; “Gen Z ve Alpha, büyük hayalleri olan motive ve hırslı bir nesil. Eğitimin Geleceği Raporu araştırması ile Avrupa’daki binlerce çocuğun eğitimlerinden ne talep ettiklerini, nasıl gelişmesini istediklerini ve beklentilerini dinledik. Araştırma sonucunda gördük ki; gençler, yeni teknolojilerden ilham alıyorlar ve öğrenmelerinin sınıfın dört duvarını aşmasını, onları yetişkinliğe hazırlayacak yaşam becerileri ve ilgi alanları geliştirmesini istiyorlar. Daha bütüncül bir öğrenme deneyimini arzuluyorlar. Biz de GoStudent olarak gençlerin ve ailelerin ihtiyaçlarını anlayarak, her çocuğun potansiyelini ortaya çıkarabilir ve gelecekte daha iyi bir eğitim modeli sağlayabiliriz.” dedi.